26 Mart 2013 Salı

Bulutlar


        Bazen bir bakıyorum, dünle bugünün farkı uçurum sanki...Her şey birdenbire oluyor. Durup yalnızca nefes alıyorum. Ruhuma dokunuyorlar ama bilmiyorlar , korkuyorum.

23 Mart 2013 Cumartesi


        Bir an evrende ufacık bir kıvılcım belirir ve bulunduğu yeri için için yakar. Ulaşabildiği her şeyi tutuşturur ve sonunda hiç bitmeyecekmiş gibi görünen bir yangın başlar. Evinde kendi varlığından başka bir şeye yer bırakmaz o ateş. Varlığını evindeki hiçlik ve alevleri arasına hapseden o kıvılcım, başka dünyalara hayat olur. Bu böyle sürüp giderken zaman adını verdiğimiz algıda bize göre çok, belki de kimilerine göre az, ama yine de hayatlar boyu yanar. Bu süreçte olup biten çok şey var. Ancak sonun nasıl geleceğini merak ediyorum. Soru sormaktan vazgeçtim sadece bekleyeceğim. Biliyorum ki o son gelmeden, kendi sonumu göreceğim.

18 Mart 2013 Pazartesi

16 Mart 2013 Cumartesi

Shirley Valentine


        Bugün sahnede 20 yıl sonraki halimi görüp çok eğlendim. Ki en iyi ihtimalin senaryosu üzerinden bir varsayımdı. Tadımı kaçırmasına izin vermedim ama bundan kaçınmak için uğraşmam gerek diye düşündüm. Ömrümü harcamaya, harcanmaya devam edip sonrasında da kötünün iyisini özlemek istemiyorum. Asosyal ruhumu çantama tıkıştırıp, oyun bitiminde bir de arkadaş buldum kendime. Uzun zamandır böyle güzel vakit geçirmemiştim. Durup nefes almak oldukça keyifliydi. 

12 Mart 2013 Salı

Şişeler


        Çok sık tecrübe etmesem de, kalp kırdığımda gökyüzü parçalanıp üstüme çöküyor sanki...

9 Mart 2013 Cumartesi

Kül


        Batıdan doğuya, erkeklerden kadınlara, merkezden taşraya gidildikçe artan o mahrumiyet, şu günlerde zihnimde esen rüzgarların en büyük ilhamı.Bu kadar ilkenin uygulanabilir olmadığı çok açık. Üstelik iyilik yalnızca sözlerle varlığını sürdüremiyor. Trabzanlardan kayan, boyalı şeker yiyen, tanımadığı kimselerle haşır neşir bir çocuk gibi hayat. 

5 Mart 2013 Salı

Koşullanamama


        Koşullanamıyorum. Ders çalışamıyorum. İnsanları anlayamıyorum. Etik değerleri insanlarla aynı resme oturtamıyorum. Stephen King her şeyi çok güzel anlatıyor ama ben yazamıyorum. İçime dokunan şarkıların çoğunu söylemeyi becemiyorum. An geliyor nefes alamıyorum. Dışarda tek damla yağmur yağsa içimde sel oluyor, boğuluyorum. Kimse kimsenin her şeyi olamazmış, ben kendime dahi kafi gelemiyorum.

1 Mart 2013 Cuma

SUS!


        Yüreğimdekileri hak etmeyen birine açtığımda, banyodan çıkıp telaşla odasına koştururken havlusunu düşüren biçare çıplak gibi hissediyorum kendimi. Bugüne dek hep insanın neyi, neden saklaması gerektiğini bir türlü anlayamamıştım. Düşünüyor ya da hissediyorsam ifade edebilmeliyim dedim kendime. Ama öyle olmuyormuş işte... Karşınızdakinin zihni kirlenmiş olduğunda siz ona iyi kötü ne söylerseniz söyleyin, tamamı zifte bulanmışçasına rahatsızlık veriyor çevreye. 
        Demek ki neymiş susmayı öğrenmeliymişim.