19 Aralık 2013 Perşembe

GÜNAH!


        Bir yerlerden tekrar başlamak gerek. Anlatacak çok şey biriktirdim şu süreçte. Hiç biri eğlenceli olmasa da paylaşmak istiyorum. Küçük bir çocuğun kalbini kırmak, kaybetmek ne kolaydır. Başkalarına bunun için kızmaksa çok daha kolay olanıdır. Ama bunu hiç fark etmeksizin nasıl yapabildiğimi gördüm.
" Öğretmenim bugün çok kötü hissediyorum. Dışarda bir sürü ağacı kesiyorlar. Bu da öldürmek gibi bişey değil mi ? " diyebilen bir varlığı üzmek kesinlikle çok çok günah olmalı. Babasının alamadığı kitap yüzünden yapılmayan ödevler için aldığı eksilere üzülen bir çocuğu "neyse yaptığında düzeltirler o eksileri nasılsa..." diye geçiştirmek de ayrıca günahtır eminim. 
        Dışardan bakıldığında apaçık görülebilen şeyler, burnumuzun dibinde gerçekleştiğinde görülmesi çok güç bir hal alabiliyor. Neden? Çünkü biz büyüdük. Çok mühim işlerimiz var. Dünyada çok mühim problemler var, uğraşılacak... Sanki hepimiz süper kahramanlarız ya her zaman daha daha önemli şeylere koşturuyoruz. Şu an bu çok mühim işlerle meşgul hepimize ağız dolusu küfürler ediyor yüreğim. Hissetmeyi unuttuğumuz anda bitiyor insanlığımız. Ne zaman, nasıl böyle olduk bilmiyorum ama umarım bir an önce iyileşiriz. 
" Şimdi uyuyalım uyudu mu her şeyi unutur insan." Daha sonra güneşi uyandırıp hep birlikte hissetmeyi hatırlarız belki....

2 Aralık 2013 Pazartesi

Özür.


        Her şey hakkında konuşabilirim gibi geliyor ama fiziksel hastalıklar hakkında konuşmak zor hele ki kişisel anlamda... Önce kafa karışıklığından sustum sonra iyileşmeyi bekledim. Sustuğum herkesten özür dilerim.