29 Ekim 2012 Pazartesi

Skolyoz


        Canımı yakmak hiç zor değil... Beni kırmak, üzmek hiç zor değil... Ancak pireye kızıp yorgan yakacak değilim. Kendimce yaşıyorum. Yapılanların faturasını başkalarına ödetmiyorum. Burada herkes denk. Burada hayat var...

26 Ekim 2012 Cuma

Zor


        Zor olanın karşı konulmaz çekimine ve tabi çoğu kez gereksiz çilesine, kendini bu kadar gönüllüce adayan tek kısıtlı zihin benim midir ? Sanmıyorum. Tüm ipuçlarına karşın tehlikeyi algılamayıp, heyecanla hepten çıldıran içgüdülerime teessüflerimi bildiriyorum. İnsan kendine karşı bu kadar da kötü olmaz, olmamalı...
        Ama böyleyim, işe yaramaz biriyim kendime karşı.

23 Ekim 2012 Salı

Giderken


        İnsanın kendini yanlışlardan alıkoyamaması gerçekten sinir bozucu olmakla birlikte zaman zaman hayata renk katıyor. Anlaşıldığı üzere hatanın bilinmezlerle dolu eğlenceli kısmındayım. 
        Bir de ne işim gücüm ne de izleyecek daha iyi bir şey yokmuş gibi vampire diaries seyretmeye başladım.
        Hazırlamam gereken 4 sunum ve önümüzde ciddi bir temizlik maratonu olmasına karşın kılımı kıpırdatmayışım muhteşem.
        Kütüphane personeli olmakla yakından uzaktan ilgisi olmayan ben, montunu kütüphane deposunda unutmayı başarmış nadir insanlardanım sanırım.

        Her ne kadar burda bahsetmemiş olsam da tuhaf tesadüflere inanırım, biliyorsun. Bilmiyorsan da mühim değil, senin bildiklerin benim dünyamı doldurmaya yetmiyor.

16 Ekim 2012 Salı

!!!


        Kimin neye inanıp neye inanmadığı benim problemim değil. Ama saygılı olmak bu kadar zor olmamalı. Her şeyi bildiğini sanan insanların haline o kadar üzülüyorum ki... Bu üzüntü de anlamsız biliyorum.
        İnandıklarıma, hayallerime, düşüncelerime, doğrularıma dair ne düşündüğünüz sizi ilgilendirir. Ancak bunları saygı çerçevesinde ifade etmeyi beceremiyorsanız, tutumunuz da beni ilgilendirir haliyle. Bu kadar saygısızlığın üstüne hak ettiğiniz tek cümle : 
        " Bi siktirin gidin !!! "

15 Ekim 2012 Pazartesi

Serebral Palsi



        Hayatımdan memnun olmam için taa NGC 3169 yollarına fln düşmeye gerek yok. Avuç içi kadar makalelerin hakkından gelebilsem kafi. Ama Individualized Education Program her ne kadar pratikte ilgimi çekse de bir başkasının doktora tezi için çeviri yapmak hiç cazip değil.

        Bugün konuşma terapistlerinin kullandığı birkaç yöntem örneğinin videosunu izledim. Uzaktan bakıldığında oldukça anlamsız görünecek ufacık şeylerin bir insanın hayatını aslında nasıl değiştirebileceğini ve muhattap olduğumuzda belki de bizi bunaltacak birçok insanın hiç fark edemediğimiz problemlerinin olduğunu gördüm.
        Kimse için değilse bile çocuklar için öyle çok üzülüyorum ki... Gerçekten bu dünyayı onlar için yaşanabilir olmaktan çıkarıyoruz ve sonrasında yaptığımız çokça yakınmak ve bu konuda birbirimize bok atmak...
        Bir de İstanbul'da bir genç kız tecavüze edilip öldürülmüş. ( Başka kimlere neler oldu ben bunları yazarken bilmek mümkün değil. ) 'İnsan' olmak bu kadar zor olmamalı; hem insanlar hem de insan olamayanlar için.

14 Ekim 2012 Pazar

*


        Çocukluğum, altı katlı bir lojman binasının ardındaki teneşirde kaldı. Ne mezarını gördüm, ne kendim gömdüm. 

8 Ekim 2012 Pazartesi

-Hiç bir canın acısı senin acından az değildir.-


       Bir balkon yıkayacağım diye küçük not kağıtlarıyla balkondan tırtıl, örümcek toplamak gerçekten çok yorucu olabiliyor. Şimdilik korkudan ya da tiksintiden yardım edemediğim böceklerden özür diliyorum. Yaşamı hiçe saymaya alıştığımızdan kulağa tuhaf gelebilir. Ama acılarına üzüldüğümüz insanların, sizin ya da benim birilerinin gözünde o tırtıllardan, böceklerden, örümceklerden farkımız yok. Ve birileri gibi olmaya hiç niyetim yok.